Burcu Korol

Çöküşün nedenleri Çinli üreticilerle yaşanan şiddetli rekabet ve COVID-19 salgınının etkileriydi. İcra Kurulu Başkanı Richard Brandao, 2019 yılına kadar işlerin iyi gittiğini ancak pandeminin satışları sert bir şekilde etkilediğini söyledi.
1919’da kurulanMaugein’in bir zamanlar 290 çalışanı vardı ve bir zamanlar enstrümanları filmlerde ve ünlü sanatçıların şarkılarında duyularak Fransız kültürünün ayrılmaz bir parçasıydı. Ancak 1970’lere gelindiğinde şirket zorlanmaya başladı ve 2012’ye gelindiğinde çalışan sayısı 21’e düştü.

Sayfalar: 1 2

İklim değişikliği Hindistan’ın kurak bölgelerindeki pirinç verimini tehlikeye atıyor. Öngörülemeyen yağmurlar ve sıcak hava dalgaları binlerce hektarlık alana zarar veriyor ve tarımsal araştırma kuruluşlarını aşırı hava koşullarına dayanıklı yeni tohum çeşitleri geliştirmeye zorluyor.

Dünyanın en büyük pirinç üreticilerinden biri olan Hindistan, gıda güvenliği için aktif olarak çözüm arayışında. Son beş yılda daha az su gerektiren ve hastalıklara karşı dirençli tohumlar üzerinde deneyler yapıldı.

Sayfalar: 1 2

Çalışmaları yürütürken, peynir kokusunun geldiği yerde bir ocak gördü. Meğer bu 22 kg’lık bir “bataklık tereyağı” briketiymiş. Buluntuyu tadan arkeolog P. Harvey’e göre briketin tadı gerçekten de tereyağına benziyor.
“Bataklık tereyağı, turba bataklıklarında muhafaza edilen süt ürünleri ve hayvansal yağdan elde edilen bir üründür. Bu muhafaza tekniği 19. ve 20. yüzyıllarda kullanılmıştır.

Sayfalar: 1 2

C-Crete adlı betonun geliştiricisi Kaliforniya merkezli C-Crete Technologies adlı bir şirket. Geçen yıl, betonlarında bağlayıcı olarak cüruf kullanılmış ve elde edilen malzeme Seattle’da 120 yıllık bir binanın temelini güçlendirmek için kullanılmıştı.
Bu Temmuz ayında, New York’ta inşa edilmekte olan 423 metrelik bir gökdelen olan 270 Park Avenue ‘nun üst lobisinde 9.2 metreküplük bir üst döşeme oluşturmak için betonun granit bazlı yeni bir versiyonu kullanıldı. Bu döşeme, görünümü ve işlevselliği iyileştirmek için başka bir beton yüzeyin üzerine yerleştirilen bir beton katmanıdır.

Sayfalar: 1 2

“Muhtemelen en önemli mekanizma davranışsal adaptasyonunuzdur. Vücudunuz üşüdüğünü hissetmeye başladığında, beyniniz size ya soğuktan çıkmanızı ya da ısınmak için sıcak giysiler giymek ya da aktivitenizi artırmak gibi bir şeyler yapmanızı söyler,” diyor Ohio Eyalet Üniversitesi Wexner Tıp Merkezi’nden Dr. Daniel Bachman.

Vücudumuz soğuk koşullara aşağıdaki beş şekilde tepki verir.

1. Hayati organlar tarafından ısı tutulması

Vücudunuzun soğuğa karşı verdiği ilk tepkilerden biri göğsünüzde, karnınızda ve beyninizde daha sıcak kan tutmaktır. Vücudunuz, iç vücut sıcaklığınızı 37 °C’de tutmak için çalışmak zorundadır.

Sıcaklık düştüğünde, cildinizdeki termoreseptörler beynin vücut sıcaklığını düzenleyen kısmı olan hipotalamusa bir uyarı gönderir.

Cilt sıcaklığınız 37 °C‘nin altına düşerse, hipotalamus ekstremitelerinizdeki kan damarlarının daralması gibi tepkileri tetikleyerek cildinize giden kan akışını ve dolayısıyla ısı kaybını azaltır.

“Buna periferik vazokonstriksiyon denir. Bu şekilde daha sıcak kan hayati organlarda tutulur, ancak aynı zamanda ekstremitelerinizin donma riskini de artırır. Bu yüzden elleriniz ve ayaklarınız serin havalarda vücudunuzun diğer bölgelerine göre çok daha hızlı üşüme eğilimindedir” dedi.

2. Artan idrar yapma ihtiyacı

Soğuk koşullarda meydana gelen vazokonstriksiyon, iç organlarınızda daha fazla sıvı yoğunlaşmasına neden olur.

Cildinize ve ekstremitelerinize giden kan akışının azalması, vücudunuzdaki önceki kan miktarı hayati organları korumak için daha küçük bir alana pompalandığından kan basıncını artırabilir.

Sonuç olarak, böbrekleriniz daha fazla kan sıvısını filtrelemeye başlar, bu da kan hacmini ve basıncını azaltır. Sıvının bir yere gitmesi gerektiğinden, kişi idrar yapma isteğinde artış hisseder.

3. Titreme

Kendinizi soğukta bulduğunuzda, bir süre sonra titrediğinizi fark edeceksiniz. Titreme, vücudun ısı üretimini artırma yollarından biridir.

“Çok sıcak olduğumuzda terleriz, çok soğuk olduğumuzda ise titreriz. Bu sinyaller hipotalamusumuzdan gelir,” diye açıklıyor Ball State Üniversitesi’nde halk sağlığı profesörü olan Dr. Jagdish Khubchandani.

Sayfalar: 1 2